Bölüm -41- (40. B'ölümden Devam)'

๑۩۞۩๑๑۩۞۩๑๑۩۞۩๑๑Bölüm -XLI-๑۩۞۩๑๑۩۞۩๑๑۩۞۩๑๑(41.kere maşallah )

"Beni öldürmek mi ? Ama neden?" diye sormuş Kral.."Çünkü siz kardeşimin toprağına el koymuştunuz ve onu hapse attırmıştınız. Bende babasız kalan oğulları için Kralın bu zalimliğine karşı durup sizi öldüremeyi planladım. Bunun için fırsat kolluyordum ki, sizin münzevi bilgeyi görmeye geleceğinizi öğrendim. Bir ağacın üstüne çıkıp; geçeceğiniz yolda pusu kurdum. Bekledim, bekledim, bakledim... Ama siz; geç saatlere kadar dönmeyince, sizi aramak için ağaçtan indim. Askerlerinizle karşılaştım ve çarpıştık. Bir çok askere karşı sadece ben, kazanma şansım yoktu. Ve ben de bu tarafa doğru koşarken siz beni gördünüz. Ancak anlıyorum ki sizin hakkınızda yanılmışım..Lütfen beni bağışlayın ve ömrümü size adamama izin verin."

๑۩۞۩๑๑۩۞۩๑๑۩۞۩๑๑

Kral, adamın bu açıklamasından sonra yaralıya kardeşinin toprağını geri vereceğini ve kendisine sarayda en iyi şekilde bakılacağının da teminatını vermiş ve gitmeye hazırlanmış. Gitmezden evvel;" Son bir kez..." demiş kendi kendine , "sorularımı yineleyeyim. Belki münzevi sorularımı yanıtlar"
Münzeviye dönüp;"Saygıdeğer Bilge, sorularımı size son kez soracağım:Yapılması gereken en doğru işin ne olduğunu nasıl bilebilirim, en doğru kişinin kim olduğunu nasıl anlayabilirim ve en doğru zaman hangisidir tüm bunlar için?"
Münzevi Krala gülümseyerek bakmış, gözleri hala çağla yeşili bir umutla;"Ey Doğruların peşindeki Kral, Cevapları aldınız ya..." demiş. Kral anlamayan gözlerle bakmış Münzeviye:
" Hayır, yanılıyorsunuz, cevapları almadım" , diyebilmiş şaşkınlıkla karışık merakla.

๑۩۞۩๑๑۩۞۩๑๑۩۞۩๑๑

Münzevi, "En doğru işin ne olduğunu sordun. En doğru iş ilk olarak bana geldiğinde, bana yardım etmekti. Eğer bu yardımı yapmasaydın erkenden dönecek ve seni pusuda bekleyen ölümünle karşılaşmış olacaktın. En doğru kişi bendim ve en doğru zamanda bana yardım ettiğin o zamandı"
Gülümseyerek devam etmiş münzevi; "Sonra yaralıyı gördüğünde ona yardım ettin, en doğru iş buydu. Zira yardım etmeseydin ölebilir ve helallik almadan; seni yanlış tanıyıp senden nefret eden birini, bu yanlışla kaybedebilirdin. Yine en doğru kişi O'ydu ve en doğru zamanda ona yardım ettiğin zamandı."

๑۩۞۩๑๑۩۞۩๑๑۩۞۩๑๑

Kral, düşünceli gözlerle münzeviyi usluca dinlemeye devam ederken münzevi elini kralın omzuna dostça koymuş , " Bu dünyada en doğru şey birine yardım etmektir. Eğer birinin acısını yok edebilirsen yahut birinin acısını hafifletebilirsen ya da yere düşen bir ardış kuşunu yuvasına geri koyabilirsen boşuna yaşamış olmazsın çünkü. En doğru kişi o an yanındaki kişi kim ise odur. Zira bir daha o kişiyle karşılaşıp karşılaşmayacağını asla bilemezsin. En doğru zaman da içinde bulunan zamandır. O anı en iyi şekilde değerlendirirsen geçmişinde geleceğinde dolu dolu olur" Kral, cevapları almanın mutluluğuyla sarayına geri dönmüş.."

๑۩۞۩๑๑۩۞۩๑๑۩۞۩๑๑

Ervin; "Tarkan'ın 'karma' felsefesi gibi bir saçmalık değil değil mi bu?" , diye sordu gözlerini elinde bir oyana bir bu yana evirip çevirdiği bardağına bakarak. Popüler müzikten hiç hoşlanmazdı. Tek sevdiği gurup Rammstein'dı ve onun dışındaki müzikleri- klasik müzik hariç- müzikten saymazdı.
๑۩۞۩๑۩۞۩๑๑۩۞۩๑๑

Evet;Yeniden karışma ihtiyacı duydum sayın OKU'yucu. Ne zamandır sus pus satırlarımda gezdirdiğin gözlerinin kelimelerimden nice nice anlamlar devşirdiğini ve bütün bu anlamların bir kısmı zaten bildiğini- sağdan soldan duyduğun , okuduğun, gördüğün vs-; bir kısmını da "aa daha önce hiç bu açıdan düşünmemiştim" tadında duyumsadığını seyrettim. Arada bir "Acaba kitap nerde, neden suskun ?", diye aklına gelip gelmediğimi ise hiç sormayacağım. Cevabını bildiğim sorular sormayı sevmiyorum çünkü.

๑۩۞۩๑๑۩۞۩๑๑۩۞۩๑๑

Neyse; sayfalarımın başında da belirttiğim gibi mümkün olduğunca Sercan'ın macerasıyla aranıza girmemeye özen gösterecektim . Ama bazı yanlış fikirler, görüşler yüzünden nedense kendime engel olamıyorum. Bırakalım Ervin'in Rammstein'ı sevdiğini, müzikle ilgisini , "Karma " denilen bir felsefeden söz ettiği kısıma takıldım. Nedir Bu Karma Felsefesi?

๑۩۞۩๑๑۩۞۩๑๑۩۞۩๑๑

Karma inancı, Hinduizm, Budizm ve Caynizm gibi batıl Doğu dinlerinde çok önemli bir yer tutar. Sanskritçe bir kelime olan Karma, “hareket, fiil” anlamına gelir. Hint dinlerinde ise, bir “sebep-sonuç kanunu” olarak bilinmektedir. Determinist bir zemini vardır. Karma inancını savunanlara göre, bir insan geçmişte ne yapmışsa, gelecekte onu görecektir. İyiden iyi, kötüden kötü çıkacaktır. Dolayısıyla insanın bugünkü durumu da geçmişinin bir sonucudur.

๑۩۞۩๑๑۩۞۩๑๑۩۞۩๑๑

Karma inancında geçmişten kastedilen, o insanın şu anki hayatından önceki hayatı, gelecekten kastedilen ise ölümünden sonra başlayacak olan bir sonraki hayatıdır. Çünkü karmanın temelinde, insanın ölümden sonra dünyaya tekrar başka bir bedenle geldiği ve bu ölüp dirilmenin sürekli devam ettiği anlamına gelen reenkarnasyon inancı bulunmaktadır. Dolayısıyla karmaya inanan biri, öldükten sonra gerçekleşecek olan sözde yeni hayatındaki başarılarının, mevkisinin veya hayat şeklinin bir önceki hayatındaki davranışlarına ve ahlakına bağlı olduğuna inanır.

๑۩۞۩๑๑۩۞۩๑๑۩۞۩๑๑

Sözgelimi, bugün zengin veya başarılı olan birinin, geçmiş hayatında iyi bir insan olduğu için bu hayatında zenginlikle ödüllendirildiği düşünülür. Aynı şekilde fakir, sakat ya da başarısız olan birinin geçmiş hayatında kötülükler yaptığını ve bunun karşılığını şimdiki hayatında bu şekilde aldığını idda ederler. Hatta bu batıl inancın iddiasına göre, insan yaptığı kötülüğe göre bir sonraki yaşamında bir bitki veya bir hayvan görünümünde de olabilmektedir. Şahsen ben insanın maymundan geldiğini iddia eden birine , " peki ama , belki de İnsan maymundan değil de, maymun insandan gelmiş olabilir mi?" ; diye bir soru yöneltebilirim. Bu iddiam maymunun insandan gelmiş olma iddiasına göre daha mantıklıdır ve ispata uygundur. Düşünün ki, herşeyin bozulmaya , gerilemeye, eskimeye , eksilmeye endeksli olduğu; yani zamanın hükmünde git gide eriyip ufalandığı bir ivme de, neden sadece tek bir noktada - o da insan için- bir gelişme , ilerleme mümkün olsun ?

๑۩۞۩๑๑۩۞۩๑๑۩۞۩๑๑

"Doğum ölümün ilk belirtisidir"; mantığıyla bakacak olursanız , demek istediğimi daha net anlayacaksınız. Neyse bu ayrı apayrı bir konu, yeri gelirse bu konuya da daha detaylı değinirim. Ne diyordum sahi; Karma felsefesi neden olamaz? Basit bir örnekle açıklayıp geçeceğim. Meraklısı araştırır, peşine düşer Ekrem'in anlattığı hikayede ki kral gibi, doğrusunu öğrenir..

Efendim; dünyada hiç bir şey birbirinin tersiniri değildir. Yani, İnsan kılığına girmiş bir fil ile ; fil kılığına girmiş bir insan birbirinin tersiniri olamaz. Neden? Çok basit: İnsan fil kılığına girebilir ama fil insan kılığına giremez.! Eşittir; karma felsefesinde bu determinizm anlayışı doğru olsaydı ; "İnsan düşünen bir hayvandır!" diyen ; "O halde hayvanlar düşünemeyen insanlardır", demek ve pişkin pişkin gülümseyip yüzlerine baktığınız; felsefecilerle alay etmek mümkün olurdu... Tamam , ben artık susayayım Sen de sayfalarımda gezdirmeye devam et bakalım güzel gözlerini..

๑۩۞۩๑๑۩۞۩๑๑۩۞۩๑๑

Ekrem, anlattığı hikayenin oluşturacağı hazzı yaşamak üzre soluklandığında Ervin'in bu çıkışı yüzünden kaşlarını çatmıştı ki; Sercan'la Ervin kahkahayla gülşmeye başladılar, Ekrem'in bu yüz tavrına. Sercan'a dönüp Ervin; "Sana hemen bozulacağını söylemiştim. Sazan işte..Hemen saz'dı, kendisini Sazan Aksu ilan ediyoruz ve saygıyla anıyoruz " dedi, ikinci bir kahkaha patlatarak.

๑۩۞۩๑๑۩۞۩๑๑۩۞۩๑๑

Ekrem'de önce çatık kaşlaırnı indirdi, ardından gülmeye başladı o da "Seni pislik!" , diye. Sercan'ında içinde hafifleyen ve sanki göğe, semanın zirvesine erişmeye çalışan bir duygu vardı, mutluluk gibi..Bu yeni iki insanı çok sevmişti. Derken Ekrem, "Dur bir dakika , " dedi; " Benim kızacağımı ona ne zaman söyledin ki? Ben neden duymadım yada?"
Ervin'de gülmeyi kesti. Aşikar bir biçimde Sercan'a, "Dur bak , hikayesini bitirsin onu kızdıracağım, hemen jaws'layacak!" , demişti. Yoksa sadece düşünmüş müydü? Peki ama sadece düşünmüşse, Sercan'ın kendisine; " Jaws'lamak ne demek? ",diye sormasını nasıl açıklayacaktı? Sercan'ın bu soruyu sorduğunu duyduğuna adı kadar emindi ..

๑۩۞۩๑๑۩۞۩๑๑۩۞۩๑๑๑۩۞۩๑๑۩۞۩๑๑۩۞۩๑๑๑۩۞۩๑๑۩۞۩๑๑۩۞ (Devam Edecek)